Hakkımızda

Akademik hayatım boyunca psikoloji bilim dalına çok ilgi duymakla birlikte bölümümü çok severek okudum. 2013 yılında Bakırköy Eğitim ve Araştırma hastanesi Ruh ve Sinir Hastalıkları alanında stajım boyunca Psikopatoloji hakkında daha geniş bilgi sahibi olmakla birlikte alanı tanımış ve mesleki olarak ilk adımı atmış oldum.

İletişim

150 Evler Mah. 29 Mayıs Cad. Gülay Apart. No:1, 10400 Ayvalık/Balıkesir

(+90) 537 208 77 76

uzmpskbilgekantarci@gmail.com

UYKU BOZUKLUKLARI

İnsan ömrünün neredeyse üçte birini uykuda geçirir, son 40-50 yıl içerisinde uyku bozukluğu hakkında gittikçe artan ve ivme kazanan araştırmalar vardır.  Buna karşın psikolojik sorunları olan bireylerin uyku sorunları olabileceği varsayılmamaktadır. Uzun süren uykusuzluk bireye acı vermekle birlikle yaşam konforunu olukça olumsuz etkilemektedir. Psikolojik sorunların yanı sıra fiziksel sorunlarında uyku bozukluğuna sebep olabileceği görülmüştür. Peki buna karşı uykunun işlevi nedir ve sağlıklı uyku nasıl olur gibi sorulara açıklık getirmeye çalışalım.

Uyku organizmanın her türlü davranış ve tepkilerinin yavaşladığı, algısının kapandığı , organizmanın koruma altına alındığı ve bedenin pasif bir şekilde dinlenmeye geçtiği bir süreçtir. Uyku boyunca beynimiz aktif olarak çalışır aynı zamanda organizma nörofizyolojik olarak da yenilenme sürecine girer. Birey uyanıkken öğrendiği bilgiyi depolamak, ayıklamak, için harekete geçer bazı otoriteler tarafından uyku vücudun yenilenme süreci olarak kabul edilir.  Yetişkin bir kişinin günlük ortalama uyku ihtiyacı 7-8 ssattir. Buna rağmen günde 3-4 saat uyku ile yetinen  ancak 8-9 saat uyuduğu halde az uyumuş gibi hisseden kişiler de vardır. Uykunun en önemli kısmı 11:00 ve 03:00 arasındadır bu saatler arasında melotonin denen ve daha bir çok hormon salınımı oluşur bu da organizmanın yenilenmesine katkı sağlar.

Uyku miktarının değişmesinde her ne kadar biyolojik süreçler etkin olsa da öğrenme ve alışkanlıkla da değişiklik yapmak mümkündür.  Yapılan bir araştırmaya göre kaygılı , sıkıntılı ve karamsar kişilerin daha çok uyuduğu , canlı ve iyimser, hayatını daha iyi planlayabilen kişilerin daha az uyuduğunu göstermektedir.  Uzun süreli uyku yoksunluğuna maruz kalan bireylerde boyun kaslarında zayıflık, ellerde titreme ,sendeleme gibi  tepkiler saptanmıştır. Bu belirtiler 60 saat uykusuz bırakılan kontrollü bir deneyde ortaya çıkmıştır. Uyku yoksunluğu birçok kazanın oluşmasına (bunların en başında trafik kazaları gelmektedir), iş yerinde verimliğin düşmesine ve bireylerin kendini daha sinirli hissetmesine neden olmaktadır. Ağır ve devam eden uykusuzluk bir süre sonra insana acı vermeye başlar.

Bireyin uyku düzeni zaman zaman bozulabilir ancak süregelen ruhsal sorunlar da önemli ölçüde uykumuzu etkileyebilir.

Bir yanıt yazın